Bakakalırım giden geminin ardından, atamam kendimi denize; dünya güzel...



2 Mayıs 2010 Pazar

Hani doğum günüm ya, hani aşağıda yazı yazdım ya, bir de alıntı yazmak istedim hayatımda değer verdiğim anıları anarken...

öncelikle kendinden sonra benden bir şiir size... Hayır o anlatım bozukluğu değildi...
Kendim ve benden şiirler...


Karanlıktan güçlüydü hep aydınlık
Uzakta parlayan sımsıcak ışık..
Şiir sana tutkun sen ona aşık;

Kendi yüreğinle yarışırdın sen...



İşte kendimden, ben şiire şiir bana işte...
Kendi yüreğimle yarışırken ben aşka aşk bana...
Ben ona... O bana...
Ve kime neye aşık olduğumu bilemeden yazıyorum bu satırları ama istemsiz, sade...
Sade yazıyorum, sade...
Ama istiyorum ki anlatsın bir şair bir kaç dizesiyle nesnelleştirmek isteyip de tek başarısız olduğum şeyi - aşkı -
Ve anlatıyor da... Nasıl mı ?

Olaki yürürüm bir başka aşka
Ya da yürürüm mavi olmayan bir gülüşe
Unutmaki tek aşk olduğum sensin
Aşık olduğum değil...

Diyor işte şair... Susmuyor da diyor...
Yankılanıyor bu dizeler ben hala aşık mıyım diye düşünürken, anlatmaya yetiyor bu sözler beni...
20 oturur mu üzerime bilmem ama cukk diye oturur böyle dizeler bana işte...
"Şiir sana tutkun sen ona aşık" derken Zülfü'm... Yıllar geçse de dinlenecek insan...
Ve Zülfü Siyahım...
Evet bildin siyahım...


Ama bilmezsin ki artık sevdiğimin rengiyim... Bilmezsin, bilemezsin de zaten... Nerden bileceksin...

Deniz mavisi de önemlidir çoğunla bende...
Maviden ve yeşilden gelen eşsiz insanla...

Uykum gelsene...
Uykum gibi gelsene...
Biliyorum uykun geldi...
Uykun sadece sana geldi...

Bencil :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder