Bakakalırım giden geminin ardından, atamam kendimi denize; dünya güzel...



24 Kasım 2010 Çarşamba


Sabah sabah uykusuz kalkıp gelmişim derse.. mutlu gibiydim bu ara ama tadım yok sık sık..

ara verdik derste. hani tadım yok dedim ya, çayı da şekersiz içerim ben; çayımın yanına tatlı birşeyler katmak istedim.

şekersiz çay yudumlarıma hayatım gibi sert virajları olmayan, aslın da pürüzsüz giden ama biraz koyu renkli olan 'intense' kattım..

tatlandım sanki biraz..

işte derste elime geçen bu taş da öyleydi.. keskin köşeleri olmayan, oval..
tam ortadan ayıran beyaz bir çizgisi var kalınca. hayatımın belli bir noktasında dönüm çizgisi oluşturacak gibi..
hani sık sık da artıyor taştaki bu beyazlıklar, sanki 'rahatlayacaksın' der gibi..

ve bu pürüzsüz bu taş son olarak fısıldıyor sanki bana: 'Her şey yolunda..'

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder